Saturday, 14 January 2012

Hikaye anlatmak bir büyü işi.



"Hikaye anlatmak bir büyü işi. Hikayeci her şeyden önce bir sihir yaratmak zorunda... Nabokov bu yüzden Lolita'nın sonsözünde anadilinde ve İngilizce yazış tarzlarını karşılaştırırken sihirbaz benzetmesine başvurur. Orson Welles bu yüzden F for Fake'in girişinde bir sihirbaz olarak görünür. Hikayeci, ister sözcüklerle, ister perdede yanıp sönen görüntülerle hikaye anlatsın bir sihirbazdır. İnsanların gözünü boyayıp kandırmaktan söz etmiyorum. Ama en “gerçekçi” hikayeyi anlatırken bile seyircinizi anbean ikna etmek, kurduğunuz tamamen yapay dünyanın gerçekliğine inandırmak zorundasınız. Hikayenin her öğesi sihri tamamlamalıdır. Sahnedeki sihirbazın ceketi bir beden küçükse, sahne ışıklarının bir tanesi göz kırpıyorsa, arkadaki perdenin bir kenarı sarkıyorsa, sihir tutmaz."


Işık Gölge Oyunları'ndan. Gül Yaşartürk'le birlikte hazırladığımız bu uzun söyleşi kitabı Yapı Kredi Yayınları'ndan çıktı.