Hikayeler, makaleler, röportajlar, şiirler, çeviriler, fotoğraflar, desenler ve notlar. Hatta bir roman.- Stories, essays, interviews, poetry, translations, photos, drawings, and some notes. And even a novel.
Bu resim 1968'de çekilmiş olmalı. Yenifoça'da kaldığımız öğretmen lojmanının kapısının önünde kardeşim ve ben poz veriyoruz, babam çekmiş. Yıllar içinde çok sevip birkaç yerde paylaştım.
Geçen hafta sonu, İzmir'de olmayı fırsat bilerek, üniversite yıllarından arkadaşım Zafer Özden'in çok çok hora geçen yardımıyla bir kişisel tarih turu yaptım. Yenifoça elbette çocukluğumun sakin köyü değil artık, her yere beton dökmüşler, "yatırım" ve "hırs" her yeri sarmış. Yine de öğretmen lojmanları, sayısız tamire rağmen, aynı kalmış.
Ben de yaklaşık 45 sene sonra aynı kapının önünde resim çektirdim. (Tamamen tesadüfen bir karabaş ve yavru bir kedi tam biz resim çekerken gelip kadra girdiler.)
Geçmişe özlem duymak, kendi geçmişimizi aramak, geçmiş unsurlarımızla karşılaşınca sarsılmak acaba bugünün dünyasında mutsuz olduğumuz için mi? Bu sıralar sanal dünyada çok fazla insanın geçmişe dair resimlerini, çocukluk/ gençlik anılarını paylaştığını gözlüyorum. Belki de kendimizi bugüne ait hissedemediğimiz için, sisin pusun içinde "eski güzel günleri" arıyoruz...
Şükranlar olsun, yaban hindileri ve güvercinlere, Amerikan bağırsaklarında boka dönüşecekler.
Şükranlar olsun, koca bir kıtaya, zehre bulayıp içine edildi.
Şükranlar olsun, kızılderililere, tetikte tuttular sizi bir süre.
Şükranlar olsun, sürüler dolusu bizona, yüzüldü derileri, çürüdü gitti cesetleri.
Şükranlar olsun, kurtların ve çakalların bolluğuna.
Şükranlar olsun, Amerikan rüyasına.
Bayağılaştırıp çarpıtıldı iyice
ki çıplak yalanlar iyice görünsün.
KKK için şükranlar olsun.
Her kelle için bir çentik atan zenci katili polislere.
Kötücül yüzleri yamrulmuş, acılaşmış kilise müdavimi kadınlara.
"İsa adına bir ibne gebert" afişlerine şükranlar olsun.
Laboratuar ürünü AIDS için şükranlar olsun.
Şükranlar olsun içki yasağına ve uyuşturucuya karşı savaşa.
Kimsenin kendi yoluna gidemediği bu ülke için şükranlar olsun.
Şükranlar olsun bu sahtekarlar diyarına.
Evet, şükranlar olsun hatıralara - peki aç kollarını bakalım!
Hep başağrısıydınız, hep fena can sıkıntısıydınız.
Şükranlar olsun, sonuncu ve en büyük ihanetiniz için,
insanlığın sonuncu ve en büyük rüyasına.
Çev: Ümit Ünal
A Thanksgiving Prayer :
Thanks for the wild turkey and the passenger pigeons, destined to be shit out through wholesome American guts.
Thanks for a continent to despoil and poison.
Thanks for Indians to provide a modicum of challenge and danger.
Thanks for vast herds of bison to kill and skin leaving the carcasses to rot.
Thanks for bounties on wolves and coyotes.
Thanks for the American dream,
To vulgarize and to falsify until the bare lies shine through.
Thanks for the KKK.
For nigger-killin' lawmen, feelin' their notches.
For decent church-goin' women, with their mean, pinched, bitter, evil faces.
Thanks for "Kill a Queer for Christ" stickers.
Thanks for laboratory AIDS.
Thanks for Prohibition and the war against drugs.
Thanks for a country where nobody's allowed to mind their own business.
Thanks for a nation of finks.
Yes, thanks for all the memories-- all right let's see your arms!
You always were a headache and you always were a bore.
Thanks for the last and greatest betrayal of the last and greatest of human dreams.
"Before the poppy flowers, its green calyx is hard like the outer shell of an almond. One day this shell is split open. Three green shards fall to the earth. It is not an axe that splits it open, simply a screwed-up ball of membrane-thin folded petals like rags. As the rags unfold, their colour changes from neonate pink to the most brazen scarlet to be found in the fields. It is as if the force that split the calyx were the need of this red to become visible and to be seen."
"So in America when the sun goes down and I sit on the old broken-down river pier watching the long, long skies over New Jersey and sense all that raw land that rolls in one unbelievable huge bulge over to the West Coast, and all that road going, and all the people dreaming in the immensity of it, and in Iowa I know by now the children must be crying in the land where they let the children cry, and tonight the stars'll be out, and don't you know that God is Pooh Bear? the evening star must be drooping and shedding her sparkler dims on the prairie, which is just before the coming of complete night that blesses the earth, darkens all the rivers, cups the peaks and folds the final shore in, and nobody, nobody knows what's going to happen to anybody besides the forlorn rags of growing old, I think of Dean Moriarty, I even think of Old Dean Moriarty the father we never found, I think of Dean Moriarty."