Saturday 12 May 2012

KORDON - " The Lanyard", Billy Collins --- Çeviren: Ümit Ünal


KORDON*


Billy Collins

Geçen gün duvardan duvara
dolanıp duruyordum bu mavi odada.
Su altında süzülür gibi daktilodan piyanoya,
kitaplıktan yerde duran bir zarfa.
Kendimi sözlüğün K maddesinde buldum,
Gözüm Kordon kelimesine ilişti.

Hiçbir Fransız yazarın kemirdiği kurabiye
beni bu kadar kolay götüremezdi geçmişe
-kampta bir sırada oturup
Adirondack adında bir gölün kıyısında,
anneme hediye olsun diye,
kordon örmeyi öğrenmiştim
ince plastik şeritlerden.

Kordon nedir ne işe yarar, yoktu haberim,
nasıl takılır, takılacak bir şey mi zaten?
Ama umrumda değildi.  Çaprazlama
katlıyordum bir kat bir kat daha,
yine bir kat, bir kat daha, bir baktım ki anneme
kırmızı beyaz, ufak bir kordon örmüşüm.

Bana hayat verdi, süt emzirdi memelerinden,
ben de bir kordon verdim ona.
Hasta oldum odalarda baktı,
kaşık kaşık ilaç taşıdı dudaklarıma.
Serin ıslak bezler koyardı alnıma.
Açık havaya salardı sonra.
Yürümeyi öğretti bana, yüzmeyi de.
Karşılığında bir kordon sundum ona.

İşte binlerce sofra dedi.
İşte giysilerin,  iyi bir eğitim.
Buyur bu da kordonun dedim ben de,
kampta rehberin yardımıyla yaptım.
Kulağıma dedi ki: İşte nefes alan bir beden,
çarpan bir kalp, güçlü bacaklar, kemikler, dişler
ve iki keskin göz, dünyayı okumak için.
İşte sana yaptığım kordon, dedim ben de.

Şimdi de daha ufak bir hediye sunuyorum 
ona buradan, - annelerin hakkı ödenmez 
gibi eskimiş bir hakikat değil,
hüzünlü bir kabul diyelim. Elimden
o iki renkli hediyeyi aldığında,
bütün küçük çocuklar gibi emindim şundan:
Sıkıntıdan ördüğüm o manasız, yararsız şey
annemle ödeşmeye yeterliydi.


Çeviren: Ümit Ünal



(*) Şirin özgün adındaki "Lanyard" plastik ya da deri şeritlerin örülmesiyle oluşturulan bir tür aksesuar. Yaptığım bu oldukça serbest çeviride Türkçesini "kordon"la karşılamayı seçtim. Resmini aşağıda veriyorum, farklı bir Türkçe karşılığı varsa, bilenler ulaştırırsa çeviriyi düzeltmeye hazırım. :)