Wednesday 6 July 2011

Aşkın Alfabesi - U - Unutmak


Işık'ı unutmak için çok uğraştım. Asaf ve Işık bütün olanların üzerinden çok geçmeden evlendiler, evlenmişler. Düğünlerine hiç birimiz çağrılı değildik. Bir magazin gazetesinin sosyete dedikoduları sayfasından öğrendik. Pırıltılı giysiler içinde, ellerinde içki kadehleriyle kameralara poz veren kadınlar ve erkeklerle doluydu sayfa. Asaf ve Işık sayfanın bir köşesinde gelin damat kılığında görülüyorlardı. Asaf uzakta bir yere bakıyordu. Işık o uzaylı güzelliğinden çıkmış, birden bir Türk gelini oluvermişti, biraz da kilo mu almıştı ne? Fotoğrafın altındaki kısa yazı, ailesinin muhalefetine rağmen Işık'ın kararından dönmediğini ve musevi mühendisle muradına erdiğini yazıyordu. “Mühendis mi?” diye düşünmüştüm, “Asaf hiç mühendislik yapmadı ki!” Evlendikten sonra, Asaf'ın Emirgan'daki evlerinden birine yerleşmişler. Ortaköy'deki, ağır anılarla kalabalıklaşmış ev bomboş kalmış. Bütün ilişkimiz kopmuştu. Işık'ın bir kez daha hamile kaldığını öğrendiğimizde Fırat'la çok güldük. Asaf parti gecesindeki yalanını nasıl açıklamıştı acaba? Çocuğun ölü doğduğunu ancak yıllar sonra öğrendim.

Yarın: Ümit