Friday, 8 November 2024

EVLİLİK DEĞİL EVCİLİK - Ayşe Senem Deniz

Yönetmen: Ümit Ünal

Senaryo: Ümit Ünal

Oyuncular: Öykü Karayel, Fatih Artman, Deniz Işın, Nejat İşler, Rüçhan Çalışkur ve Selen Uçer

Yapım Yılı: 2024

Tür: Dram, Gerilim

Yapımcı: MEDDAH/ SKY FİLM Yapımı-Nejat İşler, Emre Oskay

IMDb puanı:7.3

Ülke:TÜRKİYE

Süre:100

(Yazı spoiler içerir)




Filmin içeriği, taşıdığı adı çok güzel dolduruyor…Evlilik değil, “Evcilik”.

 “Evcilik Oyunu”; biz ve bizimkine benzeyen kültürlerde, sadece anlatıldığı gibi, kız çocuklarının oyuncak bebeklerine evdeki bardaklarla, eğer ailede para varsa, satın alınmış plastik oyuncak çay setleriyle sahte bebeklerine çay içirip, bir tek onların saçlarını taradığı bir oyun değildir.

 En doğal haliyle; çocuklardaki cinsel uyanışın, ihtiyaçlarını bir nebze olsun tatmin ettiği bir “rol yapma” oyunudur bu. Onlar, aile üyelerini taklit ederken, kimi zaman komşu veya aileden çocuklardan biri erkek (koca) ya da kadın (karı) olarak seçilir. Ve anne babalarından gizli bir evcilik oynarlar.

“Evclilik” filmine gelecek olursak; hikayemizin başladığı yer, Kuzey Ege kıyısında bir bölge. Dağ başında bir cennet. Doğma büyüme oralı bir karı-kocanın, yemek, temizlik, servis işlerinden sorumlu olduğu küçük bir butik otel. Oraya tatile gelen genç, şehirli bir çiftin, köylü ikilinin saf sekslerine gizlice şahit oluşu üzerine, “medeniyet” görmüş ve aşk hayatları rutine binmiş bu kent soylu ikilinin başlattığı bir evcilik oyununu gösteriyor film bize.

Ama bu evcilik oyunu, asla kökenindeki kadar “naif” yol almıyor.  Kimine göre daha büyük ya da küçük dünyalar, başkasına göreyse daha büyük veya daha küçük insanlar var işin içinde. İşte sırf bu farklılıklar da “oyun” ya da “şaka” denen kavramların yaşamlara göre nasıl algılandığını sorguluyor.

Öykü Karayel’in başarıyla hayat verdiği kentli, güzel ev kadınının; içindeki boşluğu, bilgisayarla çekip, paylaştığı hikayelerle doldurmaya çalıştığı, yani aslında “asla” anı yaşayamadığını görüyoruz. Fatih Artman’ın oynadığı, bilerek kibar ama azıcık “hırt” yazılmış koca karakterinin ise, etrafındaki manzaralar dışında pek de derinlikli bir dünyası yok. 

Ümit Ünal’ın hem yazıp hem de yönettiği “Evcilik”; çok özel bir hikaye anlatıyor bize. Belki de çoğumuzun fark ettiği ama asla bu kadar güzel anlatamadığı bir hikaye. Zaten önemli olan o değil midir?! Neyi anlattığın değil de nasıl anlattığın sinemada. 

Bu sene 61. kez düzenlenen Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde; En İyi Senaryo (Ümit Ünal) ve En İyi Erkek Oyuncu (Nejat İşler) ödüllerini kazanan “Evcilik” filmi; gerçekten çok güzel anlatıyor, bilsek de Ümit Ünal kadar güzel dillendiremeceğimiz bu hikayeyi.  

Eğer filmin sonuna kadar gelmeseydik, final sahnesinde, köylü karı kocanın bahçede baş başa kaldığı sahnede konuştuklarına şahit olmasaydık, demezdik “nasıl oldu da Nejat İşler bu kadar iyi oynadı?” diye, ve Deniz Işın’ın ciddi bir uğraşla canlandırdığı karakterin yüreğine bu kadar  dokunan neymiş diye. Ve yola uzadı Nejat İşler’in monoloğu ve işte orada ağlamak geldi insanın içinden. Doğayla ve birbirleriyle bütünleşmiş bu çiftin buruklukları mı yarattı bu duyguyu, yoksa aslında onların galip gelişleri mi bizi mutlu etti bu hayat oyununda?

İnsan bazı bazı düşünüyor mutluluk nedir diye. Birbirine inanan bir çift mi, onların beraber  göreceği “basit” yazlar, kışlar, bahar ve sonbaharlar mı? Köylük yerde insanların mevsimleri; asmanın taze yapraklarını topladıkları erken baharlarla, dutun meyve yerdiği ilk yazlarla, ya da biftek büyüklüğünde mantarların yağmurlarla yerden bittiği sonbahar ve kışlarla tarihleyip de mutlu olup asla kaybolmadıklarını?! 

Aslında mutluluk her yerde, yaşamasını bilene.